Almanya’daki cemaat yapılarımızda günden güne ortaya çıkan bir sorun ile karşı karşıyayız: ortaya konulan temsilin içerikle doldurulamıyor olması. İşbirliği yaptıkları ve resmi kurumların temsilcileri bu yüzden sık sık müslüman cemaatlerin temsilcileri ile görüşmeler için biraraya geldiklerini ama içerik olarak karşı taraftan pek de bir şeyin gelmediğinden şikayet etmekteler. Almanya’daki müslüman camia olarak son zamanlarda herbirimizi ilgilendiren konularda da cemaatlerin nasıl bir tutuma sahip olduklarını öğrenmekte sorun çekiyoruz.

Bu yönde dile gelen şikayetlerde son yıllarda bir farklılaşma ortaya çıkmaya başladı. Artık sadece eksik kalan içerikler değil, temsilin dahi gerçekleştirilmediğine dair şikayetler duyulmaya başlandı. İslami cemaatler ile irtibatta bulunmak isteyen hatta onlarla ortak çalışmak isteyenler artık herhangi bir muhatap bulamamaktan dert yanmaktalar.

Bu olumsuz gelişmenin sebeplerine göz atmamız gerekiyor. Toplumsal alanda gerçekleşen bu geri çekilmenin içerikler ile, daha doğrusu olmayan içerikler ile alakalı. Almanya’daki müslümanların ve kurumlarının toplumsal katılımları için bundan belki daha 10 sene önce geçilemez diye düşünelen engeller ya kalkmaya başladığı yada gerilemeye başladığı bir dönemdeyiz. Bu ortaya çıkan yeni imkan ve fırsatlar ise cemaatlerimizin toplumsal etkinliklerinin azalmasını daha da belirgin görünür hale getirdi.

Sivil Toplum olarak etkin olabilmek için sadece temsil ediyor olmak yeterli değil, bundan çok daha fazla içeriklerin hazırlanması ve toplumsal sorumluluk üstlenilmesi gerekiyor. Bu konuda yapısal eksiklikler biliniyor olsa dahi, gerekli bilinçlenmeye ve mevcut bakış açısının değişmesine vesile olmuyor ne yazıkki. Yapısal değişiklikleri cesaretle ele almak yerine birçok kurumumuz kamusal alandan çekilmeyi ve ortak çalışmalara dahil olmamayı tercih ediyor.

Kendi aramızdaki gerekli olan fikir teatilerine ve tartışmalara imkan vermediğimiz sürece bu durum değişmeyecektir. Bazı kurum ve idarecilerimiz bu tartışmalara dahil olmamak hatta imkan vermemek için ellerinden geleni yapsalar dahi, camia olarak tartışma ve çözüm bulma becerimizi birkaç idarecinin keyfiyetine bırakacak durumda değiliz. Hem cemaatlerin içinde hem de dışında böyle bir mücadelenin gerekli olduğuna inanan birçok insan ve sorumlu arkadaşımız mevcut. Bize düşen, bu insanları biraraya getirmek olacaktır.

Metnin almanca versyonu: http://gesellschaft-recht.org/2019/01/31/repraesentanz-und-inhalte-in-der-muslimischen-verbandslandschaft/

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

*